No Other Land - Unutulmaya Karşı Bir Hafıza | Sınır Etkisi

Episode 159 March 20, 2025 00:09:38
No Other Land - Unutulmaya Karşı Bir Hafıza | Sınır Etkisi
Sınır Etkisi
No Other Land - Unutulmaya Karşı Bir Hafıza | Sınır Etkisi

Mar 20 2025 | 00:09:38

/

Show Notes

No Other Land, Oscar’a aday gösterilen ama Amerika’da yayıncı bulmakta zorlanan bir belgesel. Filistinli ve İsrailli yönetmenlerin gözünden, Filistin halkının zorla yerinden edilme sürecini ve bu halkın tarihini yok etmeye karşı verdiği direnişi anlatıyor. Basel Adra ve Yuval Abraham’ın tanıklıklarıyla, unutulmayı reddeden bir halkın sesini duyuyoruz.Bu belgeselin daha geniş kesimlere ulaşması, Filistin’e dair hak savunuculuğu için büyük önem taşıyor. Siz de bu sese ortak olun, hafızayı koruyun. https://episodes.castos.com/6019af24a19d28-31318580/1996813/c1e-3gd35ckrd7gtmwq29-kpw02wpqsvkm-skjqhs.mp3  
View Full Transcript

Episode Transcript

[00:00:13] Speaker A: Binlerce Palestinliler, İsrail'in Palestinli terörizminin başlangıcından beri en büyük bir ekspansiyon kararlarına sahip oldu. Sınır etkisinden sesimizi duyurabildiğimiz herkese merhabalar. Ben Kader. Bugün sizleri bir belgeselin içine, bir hafıza yolculuğuna çıkaracağım. No Other Land. Sadece bir film veya belgesel değil, bir tanıklık. Ayna Beledi Podcast. bir halkın gözlerimizin önünde yok edilmeye çalışılan tarihinin sesi aslında. Bu belgeselde Basel Adra, Filistin topraklarının sessiz tanığı olarak kamerayı eline alıyor ve bize gerçekleri izletiyor. İsrailli Yuval Abraham ise bir taraftan görmezden gelinen bu gerçeklerle yüzleşiyor. Bugün sizlerle bu belgeselin derinliklerine ineceğiz. Sahnelerden alıntılar yapacak tanıkların sesi olacağız. Hazır mısınız? Gözlerinizi kapatın ve hayal edin. Bir sabah uyanıyorsunuz. Kapınızın önünde buldezerler var. Ellerine törenle verilmiş belgelerle size artık buraya ait olmadığınız söyleniyor. Çok benzer hikayeler değil mi? Hep bahsediyoruz. Basel Adra'nın sesi yankılanıyor belgeselde. Burası bizim evimizdi. Dedelerim burada doğdular. Babam burada doğdu. Ama bir gün uyandık ve buraya artık ait değiliz, dediler. [00:02:11] Speaker B: Riyadta'nın uzaklığı, burada büyüdüğüm yer. Fotoğrafçıın başlığı, sonuncuyuzun başlığı. Darafar! İçeri gidelim! [00:02:35] Speaker A: Yürüyün. Ve sonra bir ev yıkılıyor. Sadece bir bina değil, hatıralar, anılar. Gelecek ihtimalleri de onunla birlikte toza karışıyor. Yuval Abraham, İsrailli. Bu anıları kaydederken kendi kimliğini de sorguluyor. Benim ülkemin ordusu bu insanların ne yaptığını fark etmiyor mu? Birileri onlara bunu yapabilirsiniz dedi. Ama biz de, hayır bunu yapamazsınız diyebiliriz bence. Peki, size bir soru soracağım. Kamera, bir silah olabilir mi? Basil'in elindeki kamera bir silahtan farklı değil aslında. Ama o, bir şiddet aracı olarak değil, bir tanıklık aracı olarak kullanıyor kamerasını. [00:03:42] Speaker B: Bu şimdi benim köyümde oluyor. Askerler her yerde. [00:04:09] Speaker A: Ve bir sahne çıkıyor önümüze. Askerler köylerine geldiğinde Basel kamerayı çeviriyor ve kayda almaya başlıyor. Askerlerden biri sinirleniyor ve yaklaşıp ona şunu söylüyor. O kamerayı kapat. Burada olamazsın. Basel cevap veriyor. Ama burası benim evim. Ben burada doğdum. Bu anı izlediğimizde nefesimizi tutuyoruz. Askerlerin suratında rahatsızlık var. Tanıklık edilmekten hoşlanmıyorlar besbelli. İşte kameralar bazen sadece bir lens değildir. Gerçeği ortaya çıkaran bir aynadır. Bu belgesel aslında izleyiciye şunu söylüyor. Unutulmaya direnin. Sadece bir izleyici olarak değil, bir tanık olarak kalın. Basel Adra belgeselin sonlarında şu sözleri kullanıyor. Evimiz yıkıldı, ama biz buradayız. Köyümüz yok ediliyor, ama biz hatırlıyoruz. Biz unutmadık ve unutmayacağız. [00:05:14] Speaker B: Bu belgesel çok güzel oldu. Sonra gelip beni ziyaret ediyorsunuz. Ben ziyaret edemiyorum. Değil mi? Tamam. Ne düşünüyorsun? Nerede, ne düşünüyorsun? [00:05:42] Speaker A: Unutulmak, yok edilmenin bir parçasıdır. Ama hatırlamak, direnmektir. Bu belgesel aynı zamanda film değil demiştik ya, bir çağrıdır. Bağımsız medya platformlarını desteklemenin bir çağrısıdır. Bu belgeselin daha fazla insana ulaşması gerektiğinin bir çağrısıdır. Filistin'in sesi olmaktan korkmamanın bir çağrısıdır. Ve Basil'in son sözleri kulaklarımızda yankılanıyor. Buradaydık, buradayız ve burada kalacağız. Bugün No Other Land belgeselinin içine daldık. Yalnızca bir hikaye değil, bir halkın gerçekliğine tanıklık ettik. Bu belgesel, Filistin-İsrail'e ortak yapımlı bir belgesel. 97. kez sahiplerini bulan Oscar'da en iyi belgesel film ödülünün sahibi oldu, No Other Land. Filistinli ve İsrailli dört genç aktivistin yönetmenliğini üstlendiği belgesel, İsrail hükümetinin Batı şerianın güneyindeki Masafer Yatta'daki Filistinlileri evlerinden zorla çıkarmaya yönelik çabalarını konu alıyor. Belgeselin yönetmenlerinden Filistinli Basel Adra ve İsrailli Yuval Abraham'ın ödül töreninde yaptığı konuşma, geceye de damgasını vurmuştu. Basel, şu sözleri dile getiriyordu. Akademiye ödül için teşekkür ederim. Bu ödül, dördümüz ve bizi destekleyen herkes için büyük bir onur. İki ay önce baba oldum ve kızım için dilediğim tek şey onun benim yaşadığım hayatı yaşamaması. Sürekli şiddetten korkarak, ellerinin yıkılmasından, zorla yerlerinden etmeden, tıpkı Masafer Yatta'da insanların her gün İsrail işgali altında yaşadığı gibi. No Other Land bizim 10 yıldır dayanmaya çalıştığımız zorlu gerçekleri yansıtıyor. Tüm dünyaya bu haksızlığı ve Filistinlilerin uğradığı etnik temizliği durdurmak için ciddi adımlar atmaya davet ederken hala direniyoruz. Yuval Abraham'ın ise sözleri şunlardı. Bu filmi Filistinliler ve İsrailler olarak beraber yaptık. Çünkü birlikte sesimiz daha güçlü. Birbirimizi anlıyoruz. Gazze'nin ve insanların uğradığı korkunç yakım sona ermeli. 7 Ekim'deki suçta zorla alıkolunan İsrailli rehineler serbest bırakılmalı. Basel'e baktığımda kardeşimi görüyorum. Fakat eşit değiliz. Ben bir sivil yasa altında özgür bir şekilde yaşıyorum. Basel ise hayatını mahveden ve kontrol edemediği bir askeri sıkı yönetim yasası altında yaşıyor. Başka bir yol var. Etnik üstünlüğün olmadığı, iki halkın da ulusal haklarının tanındığı politik bir çözüm. Buradayken şunu da söylemek zorundayım. Bu ülkenin dış politikası bu yola ulaşılmasını engellemeye yardım ediyor. Evet, tam da Basel ve Yuval'ın dediği gibi onlar kardeşler. Sınır etkisini dinlediniz. Bizi nereden, hangi zaman diliminde dinliyorsanız, hepinize günaydın, iyi günler, iyi akşamlar ve iyi geceler diliyorum. Sınır Etkisi programını Apple Podcasts, Google Podcasts, Spotify, Stitcher, SoundCloud platformları üzerinden dinleyebilir ve konu hakkındaki görüşlerinizi bize iletebilirsiniz.

Other Episodes

Episode 93

November 09, 2023 00:07:33
Episode Cover

Rotamız Belli : Mülteci Olmak | Sınır Etkisi

Varlığımızı hissetmeye başladığımızdan itibaren bir saat sonrasını, akşamımızı, sabahımızı, beş yıl on yıl sonrasını hatta yaşlılığımızı planlayıp dururuz. Hatta şuan senin de bir saat...

Listen

Episode 130

July 18, 2024 00:08:44
Episode Cover

Hepimiz Aynı Dili Konuşsaydık | Sınır Etkisi

Bugün bu konuşmayı dinlerken aklınızda adeta bir bilim kurgu filmi çekeceksiniz..  Konumuz şu: Bütün Dünya aynı dili konuşsaydı eğer… Nasıl bir senaryo ortaya çıkardı?...

Listen

Episode 150

November 28, 2024 00:07:32
Episode Cover

Bir Objektiften İnsanlık Hikayesi: Sebastiao Salgado | Sınır Etkisi

Fotoğraf bir sanat mı, bir tanıklık aracı mı? Sebastião Salgado, siyah beyaz kareleriyle insanlık tarihine ve doğanın büyüsüne tanıklık eden, dünyaca ünlü bir fotoğrafçı....

Listen